HAZRETİ YUNUS

HAZRETİ YUNUS (A.S)

Hayatı

Hazreti Yunus, (a.s) Ninova da yaşayıp büyümüş ve Ninova halkına peygamber olarak gönderilmiştir. Tarihçiler Hazreti Yunus Peygamber ile ilgili herhangi bir bilgi kaydetmemişlerdir. Sadece adının Yunus b. Metta olduğunu söylemişlerdir. Ninova halkına peygamber olarak gönderilen Hazreti Yunus Peygamber (a.s) kavmini tevhide davet etmiş ama kavmi Hazreti Yunus Peygamberle dalga geçmişlerdi. Bununla yetinmeyip eza ve cefa da göstermişlerdi. Yunus Peygamber bu olanlara sabrediyordu. Ancak bir gün vahiy gelmeden kavmini terk etmişti. Allah’ın emretmesi ile tekrar 40 günlük vazife için görevlendirilmişti. 40 gün bitmeden tekrar vahiy gelmeden kavmini terk etmişti. Gemiye binmiş ve gemidekiler gemide uğursuzluk olduğunu söyleyip kura çekmişler. Her kura Hazreti Yunus Peygambere çıkınca suya atmışlardı kendisini. Suya atılan Yunus Peygamberi balık yutmuştu. Balığın karnında dua etmiş ve bu vesile kurtulmuştu. Balığın karnından kurtulan Hazreti Yunus Peygamber tekrar kavminin yanına döndü. Kavmi pişman olup özür dilemiş ve iman etmişti.

Hazreti Yunus Peygamber (a.s)

Hazreti Yunus (a.s) Ninova da yaşayıp büyümüş ve Ninova halkına peygamber olarak gönderilmiştir. M.Ö sekizinci asırda yaşadığı tahmin ediliyor. Babası Metta iyi bir insandır. Yunus Peygamber (a.s) ile ilgili tarihçiler tarafından herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Sadece adının Yunus b. Metta olduğunu söylemişlerdir. Hz. Yunus (as) da  “Metta’ nın Oğlu” diye anılmaktadır. Bazıları ‘Metta annesidir’ diyorlarsa da, babası olması daha çok kabul görmektedir. (bk. Ez-Zebidî, Tecrîd-i Sarih I-XII) Kitap ehli, Hz. Yunus (as)’u, (Yunan b. Emtây” şeklinde adlandırmışlardır. Hz. Yunus (as), İsrailoğulları peygamberlerindendir. Soyu, Hz. Yakup (as)’un oğullarından Bünyamin’e ulaşır. Bünyamin ise, Hz. Yûsuf (as)’un öz kardeşidir.

Yunus (a.s) Peygamber ile İlgili Kur’an-ı Kerim’de Geçen Ayetler

Yüce Rabbimiz (c.c) Kur’an-ı Kerim’de Hazreti Yunus Peygamberden (a.s) şöyle bahsetmektedir:

  • Kuşkusuz Yunus da elçilerimizdendi. (Sâffât/ 139)
  • Vaktiyle o, yüklü bir tekneyle ülkesinden kaçmıştı. (Sâffât/ 140)
  • Kur’aya girdi ve kaybedenlerden oldu. (Sâffât/ 141)
  • Kendisini (büyük bir) balık yuttu. Doğrusu o (bundan önce) kınanacak bir iş yapmıştı. (Sâffât/ 142)
  • Eğer o, Allah’ın şanını yüceltenlerden olmasaydı kıyamete kadar balığın karnında kalacaktı. (Sâffât/ 143-144)
  • Sağlığı bozulmuş olarak onun ıssız bir kıyıya bırakılmasını sağladık. (Sâffât/ 145)
  • Üstüne (gölge yapması için) kabak türünden bir bitki bitirdik. (Sâffât/ 146)
  • Bir defa daha onu yüz bin ya da daha fazla kişiye elçi olarak gönderdik. (Sâffât /147)
  • Bu defa onlar iman ettiler, biz de kendilerini belirli bir vakte kadar nimetlerimizle yaşattık. (Sâffât /148)
  • Biz Nuh’a ve ondan sonra gelen peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik. Ve İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakup’a, torunlara, İsa’ya, Eyyûb’a, Yunus’a, Harun’a ve Süleyman’a vahyettik. Davud’a da Zebur’u verdik. (Nisâ, 163)

Hazreti Yunusun (a.s) Kavmi

Yunus Peygamberin (a.s) kavmi Ninovalılar hem zalim hem de putlara tapan bir kavimdi. Kavmini yalnız bir olan Allah’a iman etmeye davet eden Yunus Peygambere (a.s) ne yazık ki yalnız iki kişi iman etmişti. İman eden iki kişiden biri alım ve hakim diğeri ise abid ve zahiddi. Yunus Peygambere (a.s) iman etmeyenler ise kendisine şunları söylüyorlardı: “Aramızda bu kadar kâhin, âlim ve sanatkârlarımız varken, sen tek başına ortaya çıkıyor, atalarımızın yolunun yanlış olduğunu söylüyorsun! Tanrılarımızı inkâr ediyorsun! Sen, kimsenin alışkın olmadığı hükümlerle ayağımızı mı bağlamak istiyorsun?”

Yalnız bu sözlerle yetinmediler bununla beraber Yunus Peygambere (a.s) çok sıkıntı çektirdiler, baskı ve zulüm yaptılar. Hz. Yunus (a.s) kendisine yapılanlara karşı sabırlıydı. Bu yaşanılanlara rağmen tebliğ vazifesini yapmaktan vazgeçmiyor Allah’ın azabının çok çetin olacağını söylüyordu. Ancak doğru yoldan sapan Ninovalılar gülüp geçiyor ve şunları söylüyorlardı: “Bir kişinin hatırı için azap gelip herkesi mahvedecekse, müsaade et bu azap gelsin!”

Hazreti Yunus Metta Kavmini Terk Ediyor

Hazreti Yunus Peygamberin (a.s) kavmi küfür yolundan ayrılmıyordu. Bu duruma çok üzülen Hz. Yunus (a.s) vahiy gelmeden kavmini terk etmişti. Yunus (a.s) yolda iken Allah (c.c) şöyle buyurdu : “Ey Yunus! Geri dön; kırk gün daha onları imana dâvet et!”

Allah’ın emir vermesiyle Yunus Peygamber (a.s) tekrar kavminin yanına döndü. Allah’ın azabının çetin olacağını haber vererek onları tevhide davet etti. Aradan 37 gün geçmiş ancak Ninovalılar hâlâ iman etmemişlerdi. Yunus Peygamber (a.s): “O hâlde üç güne kadar başınıza gelecek olan azabı bekleyin! Bunun alâmeti olarak da önce benizlerinizin sarardığını göreceksiniz!” dedi ancak vahiy gelmeden kavmini yine terk etmişti. Dicle Nehrinin kenarına gelmiş ve bir gemiye binmişti. Gemi biraz ilerlemiş ancak daha sonra durmuştu. Uğraşlara rağmen gemiyi hareket ettirememişlerdi. Bu durumun sebebinin uğursuzluk olduğunu söyleyip aralarındaki uğursuz kişiyi öğrenmek için kura çektiler. Kura da çıkan isim Yunus b. Metta (a.s) idi. Kurada ismi çıkan Yunus Peygamber (a.s): “Evet, o asi kul benim!” demişti. Gemide bulunanlar Yunus Peygamberin (a.s) uğursuz kişi olduğunu düşünmüyorlardı bu nedenle kurayı kaç kez tekrar ettiler. Her kurada Hz. Yunusun (a.s) ismi çıkınca: “Herhâlde bu kulun bir suçu olmalı!” dediler. Yunus Peygamberi (a.s) suya attılar.

Ayette şöyle geçmektedir:

  • Zünnûn’u da (Yunus) zikret! Hani öfkeli bir halde geçip gitmiş, kendisini asla sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. (Enbiyâ, 87)
  • Vaktiyle o, yüklü bir tekneyle ülkesinden kaçmıştı. (Sâffât/ 140)
  • Kur’aya girdi ve kaybedenlerden oldu. (Sâffât/ 141)
  • Kendisini (büyük bir) balık yuttu. Doğrusu o (bundan önce) kınanacak bir iş yapmıştı. (Sâffât /142)

Balığın Yunus Peygamberi (a.s) Yutması

Suya atılan Yunus Peygamberi (a.s) balık yutmuştu. Balığın karnında olan Yunus Peygamberin (a.s) bilinci yerindeydi. Allah (c.c) balığa Yunus Peygamberi (a.s) yaralamamasını ona zarar vermemesini emretti. Balığın karnında iken dua etmiş ve Yüce Rabbimiz (a.s) duasının hürmetine Peygamberini sıkıntıdan kurtarmıştı.

Yunus Peygamber (a.s) balığın karnında iken sesler duymuş ve bu seslerin ne sesi olduğunu merak etmişti. Allah şöyle buyurdu: “Ey Yunus! Bu sesler, denizde zikreden canlıların sesidir.”

Kur’an-ı Kerim’de bu olaydan şöyle bahsedilmektedir:

  • Sonunda karanlıklar içinde, “Senden başka hiçbir tanrı yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben kötü işler yapmışım!” diyerek yalvardı. Bunun üzerine duasını kabul ettik ve onu sıkıntıdan kurtardık. İşte biz iman etmiş olanları böyle kurtarırız. (Enbiyâ/ 87-88)
  • Eğer o, Allah’ın şanını yüceltenlerden olmasaydı kıyamete kadar balığın karnında kalacaktı. (Sâffât/ 143-144)
  • Sağlığı bozulmuş olarak onun ıssız bir kıyıya bırakılmasını sağladık. (Sâffât/ 145)
  • Üstüne (gölge yapması için) kabak türünden bir bitki bitirdik. (Sâffât/ 146)
  • Bir defa daha onu yüz bin ya da daha fazla kişiye elçi olarak gönderdik (Sâffât /147)

Hazreti Yunus Peygamber (a.s) Kavminin Yanına Dönüyor

Balığın karnından kurtulan Hazreti Yunus (a.s) zayıflamış ve bitkin düşmüştü. Hava da çok sıcaktı. Yüce Rabbimiz (c.c) peygamberini güneşten korumak için geniş yaprakları olan bitki yarattı. Kuvvet bulması için bitkiden süt damlatmıştı. Hazreti Yunus (a.s) kendine gelmiş ve toparlanmıştı. Yolda çobana rastladı ve kavmini sordu. Kavmi iman etmiş ve kendisini beklediğiniz söyledi. Kavmi Yunus Peygamberin (a.s) geldiğini duyunca yanına gittiler. O esnada Yunus Peygamber (a.s) namaz kılıyordu. Namaz bitince kavmi Yunus Peygambere (a.s) sarılıp özür diledi. Ayet-i Kerime’nin ifadesi ile:

  • “Bu defa onlar iman ettiler, biz de kendilerini belirli bir vakte kadar nimetlerimizle yaşattık.” (Sâffât/ 148)

Bir başka ayette Yunus Peygamber (a.s)  ile ilgili şöyle geçmektedir:

  • Keşke (o helâk edilen beldelerden) bir belde halkı iman edip de imanı kendisine yarar sağlasaydı! Ama Yunus’un kavmi hariç. Nitekim onlar iman edince dünya hayatındaki zillet azabını üstlerinden kaldırmış ve kendilerine belirli bir süreye kadar yaşama imkânı vermiştik. (Yunus /98)
YAZAR BİLGİSİ
İslami hakikatleri Allah rızası için insanlara ulaştırmaya çalışan bir kul.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.