HAZRETİ İSMAİL

Hz. İsmail’in Hayatı

Hz. İsmail (a.s) Kur’an-ı Kerîm’de adı geçen peygamberlerden biridir. Allah’ın kurbanı diye anılırdı. Cürmühi kabilesine Peygamber olmuştur. Babası Hz. İbrahim annesi Hz. Hacer validemizdir. Allah’ın emriyle Hz. İbrahim oğlu İsmail’i ve hanımı Hacer’i Filistin’den alıp Hicaz’a götürdü. Yanlarına biraz hurma ve su bırakıp yanlarından ayrılmıştır. Yanlarındaki su ve hurma bitmiş Hz. İsmail açlıktan ağlamaya başlamıştı. Hacer annemiz çaresizlik içinde su aramaya çıkmıştı. Önce Safa tepesine çıktı etrafa baktı kimseyi göremedi. Oradan indi Merve’ye çıktı. Orada da kimseyi göremedi. 7 kez Safa ve Merve arasında gidip geldi. 7. Kez Merve’ye çıkınca şu an Zemzem suyunun bulunduğu yerde bir melek gördü. Ayağının ökçesiyle yeri eşiyordu. Oradan su çıkmıştı. Hacer validemiz sudan doya doya içmiş oğlu İsmail’in karnını da doyurmuştur. Hz. İsmail Cürhümîlerden bir kız ile evlenmiştir. İbrahim Peygamber Mekke’ye sefer yaptığı sırada Allah Kâbe’nin inşa edilmesini emretmiştir. Oğlu İsmail ile Kâbe’yi inşa ettiler. Hz. İbrahim üç gece rüyasında oğlu İsmail’i kurban ettiğini görmüştü. Durumu oğluna açmış İsmail babasına: “Babacığım emrolunduğun şeyi yap inşallah beni sabredenlerden bulacaksın.” (Saffat 102) Hz. İsmail babası Hz. İbrahim den kırk sene sonra 137 yaşında iken vefat etmiştir. Annesi Hacer validemizin kabrinin yanına defnedilmiştir.

Hz. İsmail (a.s) Peygamberin Vasıfları

  • Dikenli olan arazileri yeşil hale getirir.
  • Dua edince kısır olan koyunlar süt vermeye başlar.
  • Koyunları ipek gibi yünlere sahiptir.
  • Dua edince kumlar un haline gelirdi.
  • Zemzem İsmail Peygamberin (a.s) vesilesi ile ortaya çıkmıştır ve kıyamete kadar devam edecektir.

Hz. İsmail’ in (a.s) Çocukluğu

Kur’an-ı Kerîm’de adı geçen peygamberlerden biridir. Allah’ın kurbanı diye anılırdı. Hz. İsmail (a.s) Cürmühi kabilesine peygamber olarak gönderilmiştir. İsmail (a.s) Cürhümilerin çocukları ile büyüyüp ok atmayı da aynı şekil onlardan öğrenmiştir. Belli bir olgunluğa erişince hem iyi ok atmaya hem de attığı oku iyi vurmaya başlamıştı.

Zemzem Suyunun İlk Ortaya Çıkışı

Hz. İsmail’in (a.s) babası Hz. İbrahim Peygamber Allah’ın emretmesi üzerine oğlunu ve hanımı Hacer annemizi de yanına alarak Filistin’den Hicaz’a götürmek üzere yola çıktı. O zamanlarda İsmail (a.s) süt içme çağındaydı. İbrahim Peygamber hanımı ve oğlunu Kâbe’ye yakın bir ağacın yanına bırakmıştı. Onlara yemeleri için birazcık hurma ve içmeleri için birazcık ta su bırakmıştı. O vakitler henüz Mekke şehri yoktu. Her yer ıssızdı ve hiçbir yerde su yoktu. İbrahim Peygamber (a.s) onları orda bırakınca hanımı Hacer validemiz eşi İbrahim Peygambere (a.s) :

  • Hazreti Hacer: “Ey İbrahim, bizi bu ıssız ve kimsesiz vadide bırakıp da nereye gidiyorsun? Ey İbrahim! Bizi burada bırakmanı sana Allah mı, emretti?” dedi.
  • Hazreti İbrahim (as): “Evet, Allah emretti.” 
  • Hazreti Hacer: “Öyleyse Allah bize yeter, bizi o korur.” diyerek Allah’a tevekkül etti.

İbrahim Peygamber (a.s) oradan ayrılıp Seniye mevkiine geldi. Kâbe’nin bulunduğu yere yöneldi ve şöyle dua etti:

  • Ey rabbimiz! Ben zürriyetimden bir kısmını, senin kutsal evinin (Kâbe) yanında tarıma elverişli olmayan bir vadiye yerleştirdim. Bunu yaptım ki rabbim, namazı kılsınlar. İnsanların gönüllerini onlara meylettir ve çeşitli ürünlerden onlara rızık ver ki şükretsinler. (İbrahim/37)

Hacer validemiz ve oğlu İsmail (a.s) yalnız kalmıştı. Birkaç gün yanlarında bulunan biraz hurma ve az biraz su ile idare etmişlerdi. Aradan birkaç gün geçince yanlarında bulunan hurma ve su bitti. İsmail peygamber (a.s) açlıktan ağlıyordu. Etraf ıssızdı kimsecikler yoktu. Oğlunun bu haline üzülen Hacer annemiz çaresizlik içinde su aramaya çıkmıştı. Bir yudum su bulmak ümidiyle önce Safa tepesine çıktı ne yazık ki etrafta kimseyi göremedi. Bu nedenle Safa tepesinden indi koşarak Merve’ye geldi tekrar etrafına baktı fakat kimseyi göremedi. Safa ile Merve arasında gidip gelmesi tam 7 kez devam etmiştir. 7. kez Merve’ye çıkınca şu an Zemzem suyunun bulunduğu yerde bir Melek görmüştü. Melek ayak topuğu ile yeri eşeliyordu. Bunun sonucunda su çıkmıştı.

Bir başka rivayette ise İsmail peygamberin ayak topuğu ile kumları eşelediğini ve bunun sonucunda zemzemin çıktığı söylenir. Suyu gören Hacer annemiz gidip hem suyu kana kana içmiş hem de oğlunun karnını doyurmuştur. Hacer validemiz suyun akıp gittiğini görünce boşa akmaması için bir yandan gölet yapıp suyu muhafaza etmeye gayret ediyor diğer yandan ise avuç avuç kırbasını su ile doldurmaya devam ediyordu. Peygamber Efendimiz bu olayı şöyle ifade etmektedir : “Allah İsmail’in annesi Hacer’e rahmet eylesin! Eğer o Zemzem’i kendi haline bıraksaydı da suyu avuçlamasaydı, muhakkak ki Zemzem akar bir kaynak olurdu.” (Buhari, Enbiya, 9).

Allah Katında Rızaya Eren Peygamber: Hz. İsmail (a.s)

İsmail (a.s) peygamber sözünün eri bir peygamberdi. Namaz kılmayı ve zekât vermeyi emrederdi. İsmail (a.s) Allah katında rızaya erme şerefine ermişti. İsmail Peygamberin birçok vasfı vardı. Bir vasfı ayette şöyle geçmektedir:

  • Bu kitapta İsmail’i de okuyup an. O gerçekten sözüne sadıktı; elçi-peygamberdi. (Meryem/54)
  • Halkına namazı ve zekâtı emrederdi ve rabbinin rızasına ermişti. (Meryem/55)

Hz. İsmail ’in(a.s) İlk Evliliği

Hacer validemizin zemzemi bulma olayından sonra Cürhümiler Mekke vadisinden geçerken vadinin üzerinde kuş gördüler. Cürhümiler kuşun suyun üzerinden uçtuğunu biliyordu. Ama bu vadide daha önce su yoktu. Yeni bir su kaynağı mı bulundu diye birini kontrol etmesi için gönderdiler. Suyun olduğunu öğrenen Cürhümiler buraya yerleşmek için Hacer annemizden müsaade istediler. Hacer annemiz ise suyun üzerinde hak talep etmemek şartı ile gelip yerleşmelerine müsaade etti.

Cürhümîler fasih Arapçayı biliyordu. İsmail peygamberde (a.s) fasih Arapçayı bunlardan öğrenmiştir. İsmail peygamber (a.s) gençlik çağına geldiği zaman Cürhümîlerden bir kız ile evlenmiştir. Hacer validemiz oğlu İsmail’in (a.s) evliliğinden sonra vefat etmiştir.

Hz. İsmail ’in (a.s) İkinci Evliliği

İbrahim Peygamber (a.s) oğlu İsmail’in (a.s) durumunu öğrenmek ve kontrol etmek için Mekke’ye geldi. Oğlunun evine gelince oğlu İsmail peygamber (a.s) evde yoktu. Kapıyı hanımı açtı. İbrahim Peygamber (a.s) ile gelini arasında şu konuşmalar geçmiştir:

  • Hazreti İbrahim (as): “İsmail nerede?”
  • Hazreti İsmail’in hanımı: “Rızık temin etmek için ava gitti.”
  • Hazreti İbrahim (as): “Geçiminiz nasıl?”
  • Hazreti İsmail’in Hanımı: “Darlık içindeyiz, durumumuz kötü.” diye cevapladı.
  • Hazreti İbrahim (as): “Kocan geldiğinde selâm söyle, kapısının eşiğini değiştirsin.” dedi ve gitti.

İsmail peygamber avdan dönüp eve gelince hanımı ile şunları konuştu:

  • Hazreti İsmail: “Evimize gelen oldu mu?”
  • Hanımı: “Evet, yaşlı bir adam geldi, seni sordu, cevap verdim. Geçimimizi sordu “darlık içindeyiz” dedim.”
  • Hazreti İsmail: “Sana bir şey tenbih etti mi?” 
  • Hanımı: “Sana selâm söylememi istedi ve ‘Kapının eşiğini değiştirsin.’ diye tenbih etti.”
    Durumu anlayan
  • Hazreti İsmail: “O gelen ihtiyar babamdı. Senden ayrılmamı istiyor, artık evine dön.” dedi.

Böylelikle İsmail Peygamber (a.s) ilk eşinden boşandı. Aradan bir müddet geçince Cürhümîlerden başka bir kız ile evlendi. Hz. İbrahim (a.s) oğlunu görmek için tekrar Mekke’ye geldi. Evlerinin önüne gelince oğlu evde yoktu. Gelini ile aralarında şu konuşmalar geçmiştir:

  • Hazreti İbrahim: “İsmail nerede ?”
  • Hazreti İsmail’in Hanımı: “ Rızık temin etmek için ava gitti.”
  • Hazreti İbrahim: “Geçiminiz nasıl?”
  • Hazreti İsmail’in Hanımı: “ Durumumuz iyi.”
  • Hazreti İbrahim: “ Kocan geldiğinde ona selâm söyle, kapısının eşiğini güzel tutsun.”

Hazreti İsmail (a.s) avdan dönünce hanımı olanları anlattı.

  • Hazreti İsmail: “O babamdı. Sen de evimin eşiğisin. Seni hoş tutmamı emrediyor.” (Buhari, Enbiya, 9) dedi.

Hz. İsmail’in (a.s) Kurban Edilme Hadisesi

İbrahim Peygamber (a.s) Şam’dan gelip hem oğlu İsmail’i (a.s) hem de hanımı Hacer annemizi ziyaret ederdi. 3 gün üst üste rüyasında oğlu İsmail’i kurban ettiğini gören Hz. İbrahim Peygamber (a.s) rüyasını oğluna anlatmıştı:

  • Çocuk, babasıyla beraber iş güç tutacak yaşa gelince babası ona, “Yavrucuğum” dedi, “Rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm; düşün bakalım sen bu işe ne diyeceksin?” Dedi ki: “Babacığım! Sana buyurulanı yap; inşallah beni sabredenlerden biri olarak bulacaksın.” ( Saffat/102)

Allah (c.c) Hz. İbrahim (a.s) ve oğlu Hz. İsmail’in (a.s) bu teslimiyetini mükâfatlandırdı. Kur’an-ı Kerim de şöyle buyurmaktadır:

  • Biz, (oğlunun canına) bedel olarak ona iri bir kurbanlık verdik. ( Saffat/107)

Kâbe’nin İnşa Edilmesi

İbrahim Peygamber (a.s) Mekke’ye sefer yaptığı sırada Allah (a.s) Kâbe’yi yapmasını emretmiştir. Oğlu İsmail (a.s) İle birlikte Kâbe’yi inşa ettiler. Hz. İsmail (a.s) taş getiriyor. Hz. İbrahim (a.s) Kâbe’nin duvarını örüyordu.

Kur’an-ı Kerimin ifadesiyle:

  • İbrahim İsmail’le birlikte o evin (Kâbe’nin) temellerini yükseltiyordu: “Ey rabbimiz! Bizden bunu kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin. (Bakara/127)

Bir başka ayette ise:

  • İbrahim’i Beytullah’ın bulunduğu yere yerleştirdiğimizde de şöyle demiştik: “Bana hiçbir şeyi ortak koşma; tavaf edenler, kıyamda duranlar, rükûa ve secdeye varanlar için evimi tertemiz tut. (Hac/26)
  • Bu kitapta İsmail’i de okuyup an. O gerçekten sözüne sadıktı; elçi-peygamberdi. (Meryem/54)
  • Halkına namazı ve zekâtı emrederdi ve rabbinin rızasına ermişti. (Meryem/55)

Hz. İsmail (a.s) Peygamberin Vefatı

Rivayet edildiğine göre İsmail Peygamberin vefatı babası Hz. İbrahim’in vefatından 40 sene sonra olmuştur. Hz. İsmail (a.s) vefat ettiğinde yaşı 137 idi. Annesi Hacer validemizin kabrinin yanına defnedilmiştir. Arapların el-Musta’rebe grubu Hz. İsmail’in (a.s) soyundan gelmiştir. Kabri Harem’deki Hicr dedir.

YAZAR BİLGİSİ
İslami hakikatleri Allah rızası için insanlara ulaştırmaya çalışan bir kul.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.