Tavaf ve sayın ahkamı nedir? Tavaf ve sayın ahkamı dindeki yeri nedir ? Tavaf ve sayın ahkamı ile ilgili Resulullah’ın...
İSTİLAM
İstilam nedir? İstilam nasıl yapılır? İstilam hakkında Resulullah’ın söylemiş olduğu hadisler şunlardır;
- Ben Hazreti Ömer ‘i (r.a) Haceru’l-Esved ’i öperken gördüm. Onu hem öptü, hem de: “Biliyorum ki sen bir taşsın, ne bir faydan ne de zararın vardır. Ben Resulullah (sav)’ı seni öper görmeseydim, seni asla öpmezdim” dedi.” Buhari, Hacc 50, 57, 60, Müslim, Hacc, 248, 120, Muvatta, Hacc 36, (1367), Tirmizi, Hacc 37, (860), Ebu Davud, Menasik 47, (1873), Nesai, Hacc 147, (5, 227), İbnu Mace, Menasik, 27, (2943)
- Ben Resulullah (sav)’ı Kabe’den sadece iki rüknü öperken gördüm, bunlar da iki rükn-i Yemani’dir. Buhari, Hacc 59, Müslim, Hacc 242, (1267), Ebu Davud, Menasik 48, (1874), Nesai, Hacc 156, (5, 231-232)
- Ben, şu iki Yemani rükne ve Haceru’l-Esved’e Resulullah ’ın istilam ettiğini göreliden beri rahat halde de olsam, sıkışık halde de olsam istilamda bulunmayı hiç terk etmedim. Buhari, Hacc 60, Müslim, Hacc 245, (1268)(54)
- Ben İbnu Ömer ‘i (r.a) tavaf yaparken gördüm. Haceru’l-Esved ’i eliyle istilam ediyor, sonra da elini öpüyordu. Buhari, Hacc 60, Müslim, Hacc 246, (1268)
- Resulullah (sav), tavafın her şavtında rükn-i Yemani ve Haceru’l-Esved’i istilam etmeyi terk etmezdi. Ebu Davud, Menasik 48, (1876), Nesai, Hacc 156, (5, 231)
- Bir adam İbnu Ömer ‘e (r.a) Haceru’l-Esved’i istilam etme hususunda sormuştu. Şu cevabı aldı: “Ben, Resulullah (sav)’ın onu hem istilam eder, hem de öper gördüm.” Adam tekrar sordu: “Pekala, sıkışacak olsam, bana galebe çalacak olsalar, ne yapayım?” İbnu Ömer Radıyallahu Anh kızgın bir eda ile: “Soruşu Yemenide batasıca, Resulullah (sav)’ı onu hem istilam eder, hem öper gördüm.” Buhari, Hacc 60, Nesai, Hacc 155, (5,231)
- Amr İbnu Şuayb babası tarikiyle bildiriyor: “Abdullah’la -ki babasıdır- tavafta bulundum. Kabe’nin arka kısmına gelince: “istiazede sığınmada bulunmuyor musun?” dedim. “Ateşten, Allah’a sığınırım!” dedi ve yürüdü. Haceru’l-Esved’e kadar gelip istilamda bulundu. Rükn ile kapı arasında Mültezem’de durarak göğsünü, yüzünü, kollarını ve avuçlarını şöyle yamadı -onları iyice açarak gösterdi- ve sonra: “İşte Resulullah ’ı aynen böyle yaparken gördüm!” dedi.” Ebu Davud, Menasik 55, (1899)
- Ben Hz. İbnu Abbas ve Hz. Muaviye (r.a) ile birlikte idim. Muaviye Radıyallahu Anh hazretleri her rükne uğradıkça istilamda bulunuyordu, İbnu Abbas (r.a) kendisine: “Resulullah (sav) sadece Haceru’l-Esved ve Rüknu’l-Yemani’den başka yeri istilam etmezdi” dedi. Hazreti Muaviye şu cevabı verdi: “Beytullah ’tan hiçbir şey ihmal edilmez.” İbnu’z-Zübeyr bütün rükünlere köşelere istilamda bulunurdu. Buhari, Hacc 59, Müslim, Hacc 247, (1269), Tirmizi, Hacc 35, (868)
- Tavus merhumu tavaf yaparken gördüm. Rükne gelince Haceru’l-Esved üzerinde izdiham bulursa sıkışıklık yapmaz, geçer giderdi, boş ve müsait bulursa üç sefer öperdi. Sonra şunu söyledi: “Ben İbnu Abbas (r.a) aynen böyle yaparken gördüm.” İbnu Abbas da: “Hz. Ömer ‘i (r.a) aynen böyle yaparken gördüm” dedi. Hz. Ömer (r.a) de: “Ben Resulullah (sav)’ı böyle yaparken gördüm” dedi. Nesai, Hacc 148, (5, 227)
- Resulullah (sav) İbnu Avf ‘a (r.a): “Ey Ebu Muhammed! Rüknü’l-Esved’i nasıl istilam ettin?” diye sordu. İstilam ettim ve bıraktım!” deyince, Resulullah (sav): “Doğru yapmışsın” dedi. Muvatta, Hacc 113, (1, 366)
- Kendisine Hz. Âişe ‘nin (r.a): “Hicr’ın bir kısmı Beytullah ’tan değildir” dediği haber verilince şunu söyledi: “Allah’a kasem olsun, şayet Aişe bunu Resulullah (sav)’tan işitmiş ise, kanaatim o ki, Resulullah (sav) şu iki rüknün istilamını, bunlar Beyt’in temelleri üzerinde olmadıkları için terk etmiş olmalıdır. Keza halk da bu sebeple tavafı Hıcr’ın gerisinden yapmaktadır.” Ebu Davud, Menasik 48, (1875)
- İbnu Ömer (r.a) iki rükne geldiği zaman öpmek için bunlar üzerine abanır, sıkışıklık yapardı. Kendisine: “Ey Ebu Abdurrahman,” dedim, “sen Resulullah ’ın diğer ashabının hiçbirinde görmediğim şekilde bu rükünlere abanıp sıkışıklık yapıyorsun sebebi nedir?” Bana şu cevabı verdi: “Ben böyle yapıyorsam, Resulullah (sav)’dan şunu işittiğim içindir: “Bu iki rüknü meshetmek günahlara kefarettir.” Keza Resulullah (sav)’dan şunu da işittim: “Kim şu Beytullah ’ı bir hafta boyu tavaf eder ve sayarsa bir köle azat etmek gibidir.” Keza şunu da söylediğini işittim: “Kişi tavaf için bir ayağını koyup diğerini kaldırdıkça her adımı sebebiyle Allah onun bir hatasını siler ve bir sevap yazar.” Tirmizi, Hacc 111, (959), Nesai, Hacc 134, (5, 221)
- Mültezem, rükn ile kapı arasıdır. Muvatta, Hacc 81, (1, 424)
- İbnu Ömer (r.a) her yedide iki rek’at namaz kılardı. Buhari, Hacc 69, Muallak (senetsiz) olarak kaydetmiştir
- Ömer İbnu’l Hattab (r.a) ile, sabah namazından sonra tavaf ettik. Hz. Ömer tavafı tamamlayınca güneşe baktı ve doğduğunu göremedi. Devesine binip Zu-Tava nam mevkiye kadar geldi. Orada devesini durdurarak iki rek’at tavaf sünnetini kıldı.” Muvatta, Hacc 38, (1, 369)
- Zühri’ye, “Ata: “Farz namaz, iki rek’atlik tavaf namazının yerini de tutar” diyor, ne dersiniz?” dedim. Şu cevabı verdi: “Sünnete uymak daha iyidir. Resulullah (sav) yedi şavtlık bir tavaf yaptı. Mutlaka onun için iki rek’atlik bir tavaf namazı kılmıştır.” Buhari, Hacc 69
- Resulullah (sav), iki rek’atlik tavaf namazında iki ihlas süresini yani: Kul ya eyyuhe’l-kafirun ve Kul hüvallahü ehad sürelerini okudu. Tirmizi, Hacc 43, (869)
- Resulullah (sav) Safa’dan indiği zaman normal yürürdü. Ayakları vadinin tabanına değince de koşardı. Koşması vadi tabanının bitimine kadar devam ederdi. Muvatta, Hacc 42, (1, 374), Nesai, Hacc 178, (5, 243)
- Resulullah (sav)’ı Mescid-i Haram’dan çıkıp Safa’ya yönelirken: “Allah’ın başladığı ile başlayalım” deyip (sa’ye) Safa’dan başladığını gördüm.” (Rezin, Ebu Hureyre ‘den (r.a) naklen şu ilavede bulundu: “Resulullah (sav), Safa’ya çıkınca oradan Beytullah ’a baktı, ellerini kaldırıp dilediği şekilde Allah’ı zikretmeye koyuldu.”) Muvatta, Hacc 42, (5, 374), Tirmizi, Hacc 38, (862), Nesai, Hacc, 163 (5/235), 168 (5/237), Müslim, Hacc 147, (1218), Ebu Davud, 57, (1905), İbnu Mace, Menasik 84, (3074)
- Safa ile Merve arasında, vadinin dibinde koşmak sünnet değildir. Burada cahiliye ehli koşar ve şöyle derdi: “Batha’yı (vadinin dibini) biz ancak koşarak geçeriz.” Buhari, Menakıbu’l-Ensar 26
- Bir kadın dedi ki, Resulullah (sav)’ı Safa ve Merve tepeleri arasındaki vadinin dibinde “Vadi ancak koşularak katedilir” diyerek yürürken gördüm. Nesai, Hacc 177, (5, 242), İbnu Mace, Menasik 43, (2987)
- İbnu Ömer ‘e (r.a) sordular: “Sen Resulullah (sav)’ı Safa ile Merve arasında remel yaparken hızlı koşarken gördün mü?” “Evet,” dedi, “insanlardan bir cemaatle birlikteydi. Hep birlikte koşuyorlardı. Ben onları onun koşusuyla koşuyor görüyordum.” Nesai, Hacc, 175, (5, 242)
YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR