HAZRETİ İSA
İçindekiler
Hayatı
Hz. İsa, orta boylu, kırmızıya çalar beyaz benizli, dağınık, düz saçlı idi. Saçını uzatır, omuzları arasına salardı. Hz. İsa, geniş göğüslü, küçük yüzlü çok benli idi: Sırtına yün elbise, ayağına ağaç kabuğundan yapılmış sandal giyer, çoğu zaman da yalınayak yürürdü. Hz. İsa’nın Kendisinin geceleri varıp barınacağı bir evi, ev eşyası ve zevcesi yoktu. Hiçbir şeyi yarın için biriktirip saklamazdı. İsa (as) dünyadan yüz çevirir, ahireti özler, Allah’a ibadete koyulurdu. Yeryüzünde nerede güneş batarsa orada konaklar, iki ayağının üzerinde namaza durur; gece namaz gündüz de oruç ile günlerini geçirirdi (M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, II. 334, 335). İsa (as) göğe kaldırıldığı zaman, yün bir kaftan, bir çift mesti, bir de deri dağarcıktan başka bir şey bırakmamıştı. (Abdurrezzak, Musannef, XI, 309).
İsa (as) 30 yaşında iken peygamberlik görevi aldığında, hemen İsrailoğullarına durumu bildirdi. İsa (as)’nın çağrısına kulak tıkayan ve ellerindeki Tevrat’ı tahrif edip pek çok değişiklikler yapan İsrailoğulları, Hz. İsa (as)’a inanmadılar.
Hz. İsa’nın hayatıyla ilgili olarak sinoptik İncillerle (Matta, Markos, Luka) Yuhanna İncil’inin bakış açısı farklı olduğundan naklettikleri olayların kronolojik sırası da birbirinden farklıdır, ayrıca zaman ve mekânla ilgili işaretler genelde çok muğlaktır. Sadece sinoptikler dikkate alındığında İsa’nın tebliğ hayatı oldukça kısadır ve bu sürede yalnızca bir Fısıh yaşamıştır. Bununla beraber bazı ifade ve işaretler Kudüs’e birden fazla gittiğini düşündürtmektedir (Matta, 12/1-8; 23/37; Markos, 2/23-27; 11/1; 14/14; Luka, 6/1-5). Yuhanna İncili ise hem coğrafî planda hem kronolojik anlamda geleneksel bakış açılarından farklıdır. Ona göre Hz. İsa tebliğ faaliyeti döneminde bir değil üç Fısıh yaşamıştır (Yuhanna, 2/13; 6/4; 12/1).
İnciller ’in dördünde de İsa’nın cuma günü çarmıha gerildiği bildirilmektedir (Matta, 27/62; Markos, 15/42; Luka, 23/54; Yuhanna, 19/31). Fakat hadisenin ayın hangi günü gerçekleştiği tartışmalıdır. Yuhanna İncil’indeki bir ifadeye göre (18/28) Paskalyanın yeneceği gün (14 Nisan) çarmıha gerilmiş olmalıdır. Bu husus, Paskalyanın arifesiyle tarihlenen son akşam yemeği kıssası (Yuhanna, 13/1) ve İsa’nın ölümü kıssasıyla da (19/31) teyit edilmektedir. İsa’nın öldüğünün ertesi günü büyük bayram günü yani 15 Nisan’dır. 14 Nisan tarihi Pavlus tarafından da benimsenmiştir (Korintoslular’a Birinci Mektup, 5/7). Sinoptik İnciller ’deki bazı işaretler de İsa’nın ölüm gününün büyük bayram günü yani 15 Nisan olmadığını göstermektedir (Matta, 27/32, 57-60; Markos, 15/21, 42-46; Luka, 23/26, 50-54). Yine sinoptik İnciller son akşam yemeğini Paskalya yemeği olarak takdim etmektedir (Matta, 26/17, 20; Markos, 14/12, 17; Luka, 22/7, 15). İsa, Yahudi dinî takvimine göre 14 Nisan Cuma günü ölmüştür. Yahudi dinî takvimindeki 14 Nisan’ın cuma gününe rastlaması, milâdî takvimle ya 11 Nisan 27’de ya 7 Nisan 30’da ya da 3 Nisan 33’te olmuştur. Bunlar arasında gerçeğe en yakın olanı 30 yılıdır. Bu bilgilere göre İsa’nın hayatıyla ilgili kronoloji şu şekilde tespit edilebilir: Milâttan önce 6 veya 5 yılı İsa’nın doğumu, milâttan sonra 27 yılı Yahyâ’nın göreve başlaması, 28 yılı kış mevsimi İsa’nın vaftiz olması, 28 yılı Nisan ayı Kudüs’te Paskalya bayramına katılması, 30 yılı 6 Nisan son akşam yemeği, 30 yılı 7 Nisan İsa’nın ölümü, 30 yılı 9 Nisan dirilişi (DBS, I, 1280; IV, 970-975; Cazelles, II, 1109-1110; Cothenet, VI, 758-759).
Hz. Meryem ’e müjdelenmesi
Bu konu yüce kitabımız olan Kuranı kerimde zikredilmiştir.
- “(Resulüm!) Kitâb’da Meryem’i de zikret! Hani O, ailesinden ayrılarak doğu tarafında bir yere çekilmişti.” (Meryem, 16)
Ayette geçen “doğu tarafı” müfessirlere göre, Mescid-i Aksa’nın doğu yanı yahut Meryem’in evinin doğu tarafı şeklinde açıklanmaktadır. Hristiyanların bu sebeple doğuya yöneldikleri ifade edilmiştir.
- “Meryem, onlarla kendi arasına bir perde çekmişti. Derken, biz O’na Rûh’umuzu gönderdik de O, kendisine tastamam bir insan şeklinde göründü.” (Meryem, 17)
Burada Ruh ’tan maksat, Hz. Cebrail’dir.
- “Meryem dedi ki: «–Sen’den, çok esirgeyici olan Allah’a sığınırım! Eğer Allah’tan sakınan bir kimse isen, (bana dokunma!)»” (Meryem, 18)
- “Melek: «–Ben, yalnızca, sana tertemiz bir erkek çocuk bağışlamam için Rabbimin elçisiyim.» dedi.” (Meryem, 19)
- “Meryem: «–Bana bir insan eli değmediği, iffetsiz de olmadığım hâlde benim nasıl çocuğum olabilir?» dedi.” (Meryem, 20)
- “Melek cevap verdi: “Orası öyle; ancak rabbin buyurdu ki: O bana kolaydır. Biz, onu insanlara bir delil ve kendimizden bir rahmet kılacağız. Bu, kararlaştırılmış bir iştir.” (Meryem, 21)
Hz. İsa ‘nın doğumu
Hristiyan dünyası Hz. İsa’nın 0 yılında yani Miladın başladığı tarihte doğduğuna inanıyor. Bu tarih konusunda kutsal kitaplarda net bir bilgi verilmemiş verilen ipuçları var fakat ipuçlarına göre de tarih hem farklı hem de net olarak belli değil. İncil’deki tariflere göre kesin olan bir şey var o da İsa’nın MÖ 4 – MS 6 yılları arasında doğduğu yani İsa bu 10 yıllık dilim arasında dünyaya geldi bu tezin doğruluğu ise İsa’nın doğduğu dönemde Kral Herodes Arhelas’ın tahtta olması. Doğumu konusunda Kuranı Kerim ayrıntılı bir yer belirtmezken sadece İsa’nın doğu bölgelerinin birinde dünyaya geldiğini söylüyor. İncil’de ise bu sorunun cevabı biraz daha açık. Matta ve Luka İncilleri İsa’nın bugünkü Filistin topraklarında hatta Beytüllahim kentinde doğduğunu iddia ediyor. Markos İncili ise İsa’nın doğum yeri olarak yine Filistin topraklarındaki Nasırıye kentini gösteriyor.
Hz. İsa’nın doğuşu ile, Hz. Meryem’in kavminin arasında büyük bir iftira ve dedikodu oluşmaya başladı. Kuranı Kerim’de bu konu hakkında şöyle ayet nazil olmuştur.
“Sonra çocuğu kucağına alarak topluluğuna getirdi. Dediler ki: “Ey Meryem! Gerçekten sen çirkin bir şey yaptın!” (Meryem, 27)
“Ey Harun’un kız kardeşi! Baban kötü bir adam, annen de iffetsiz değildi.” (Meryem, 28)
Hz. İsa ’nın beşikte konuşması
Bu konu yüce kitabımız olan Kuranı kerimde zikredilmiştir.
- “Bunun üzerine Meryem çocuğu işaret etti. “Beşikteki bir çocukla nasıl konuşuruz?” dediler.” (Meryem, 29)
Allah’ın verdiği İrhas mucizesi ile Hz. İsa beşikteyken konuşmaya başlar:
- “Cevabı çocuk verdi: “Ben Allah’ın kuluyum; O bana kitap verdi ve beni peygamber yaptı.” (Meryem, 30)
- “Nerede olursam olayım, o beni kutlu ve bereketli kıldı; yaşadığım sürece bana namazı, zekâtı ve anneme saygılı olmayı emretti; beni zorba ve isyankâr yapmadı.” (Meryem, 31-32)
- “Doğduğum gün, öleceğim gün ve yeniden hayata döndürüleceğim gün esenlik benimle olacaktır.” (Meryem, 33)
Hz. İsa ‘nın havarileri
Hristiyanlıkta, Hazreti İsa’nın, İncil’i, inancını ve öğütlerini yaymakla görevlendirdiği 12 yardımcısından her birine verilen isimdir.
12 tane havari olduğu bilinmektedir. Matta ve Markos İncillerinde zikredilen isimler şunlardır: Simun Petrus, Andreas, Ya’kūb (Zebedi’nin oğlu), Yuhanna, Filipus, Bartolomeus, Tomas, Matta, Ya’kūb (Alfeus’un oğlu), Taddeus, Gayyur Simun, Yahuda İskariyot.
Hz. İsa Hz. Muhammed’i müjdelemiş midir?
Hz. İsa’nın Yuhanna ismi verilen İncil’de şöyle dediği rivayet edilir:
- “Ben Peder’e ibadet edeceğim ve O size başka bir teselli edici (Faraklit) gönderecek ki, O sizinle ebediyyen kalabilir.” (Yuhanna, 14/16-17)
- “Size gerçeği söylüyorum, benim gidişim sizin yararınızadır. Gitmezsem, yardımcı (tesellici, Faraklit) size gelmez. Ama gidersem, O’nu size gönderirim. Size daha çok söyleyeceklerim var, ama şimdi bunlara dayanamazsınız. Ne var ki O, yâni «Gerçeğin Ruhu» gelince, sizi gerçeğe yöneltecek. Çünkü O, kendiliğinden konuşmayacak, yalnız duyduklarını söyleyecek ve gelecekte olacakları size bildirecek.” (Yuhanna 16/7-9, 12-13)
Hz. İsa ‘nın göğe yükselmesi
İsrailoğulları, İsa (as.)’ı ve ona tâbi olanları durdurmak için pek çok yol denediler; sonunda Hz. İsa’yı öldürmeye karar verdiler. Ancak Allah, onların planlarını geçersiz kıldı. Yahudiler, İsa (as.)’a benzeyen birini yakalayıp astılar ve “Allah elçisi Meryem oğlu İsa Mesih’i öldürdük” demeleri yüzünden… Hâlbuki onu ne öldürdüler ne de çarmıha gerdiler; (başkası ona benzer kılındığı için) şüphe içine düşürüldüler. Onun hakkında ihtilâfa düşenler bu konuda tam bir kararsızlık içindedirler. Bu hususta zanna uyma dışında hiçbir bilgileri yoktur ve kesin olarak onu öldürmemişlerdir.” (Nisa/157) dediler. Kuranı kerimde bu konu şöyle izah edilir.
“Allah elçisi Meryem oğlu İsa Mesih’i öldürdük” demeleri yüzünden… Hâlbuki onu ne öldürdüler ne de çarmıha gerdiler; (başkası ona benzer kılındığı için) şüphe içine düşürüldüler. Onun hakkında ihtilâfa düşenler bu konuda tam bir kararsızlık içindedirler. Bu hususta zanna uyma dışında hiçbir bilgileri yoktur ve kesin olarak onu öldürmemişlerdir. Bilâkis Allah onu kendine kaldırmıştır. Allah izzet ve hikmet sahibidir.“ (Nisa/157-158)
Hz. İsa ayette de belirtildiği gibi, öldürülmeden göğe yükseltilmiştir. Mezarı dünyada değildir. Ayrıca Miraç hadisesinde Peygamberimiz (s.a.v) kendisini görmüştür. Hz. İsa (as), göğe yükselmeden önce, havarilerine ve tüm insanlığa şu müjdeyi vermişti:
“Meryem oğlu İsa da şöyle demişti: “Ey İsrailoğulları! Bilin ki benden önceki Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra gelecek Ahmed isimli elçiyi müjdelemek üzere size Allah tarafından gönderilmiş elçiyim.” Ama o (Ahmed) kendilerine apaçık kanıtlarla gelince, “Bu (kanıtlar) besbelli bir büyü!” dediler.” (Saf, 6).
Hz. İsa tekrardan dirilecek mi?
Hz. İsa, Kıyamete yakın bir süre kala yeryüzüne inecek ve kalan ömrünü tamamlayacaktır. Bu konuda birçok hadis vardır. Kuranı Kerim’de ise bu konuya şöyle açıklık getirilmiştir.
“Şüphesiz ki O (İsa), kıyametin (ne zaman kopacağının) ilmidir (bilgisidir). Ondan hiç şüphe etmeyin ve bana tâbî olun; çünkü bu dosdoğru bir yoldur.” (Zuhruf/61)
Hz. İsa’nın mucizeleri
- Çamurdan kuş yapıp uçurması.
- Kendisine gökten sofra inmesi.
- Yenilen şeyleri ve evlerde saklanılanları bilmesi.
- Ölüleri diriltmesi.
- Hastaları iyileştirmesi.
- Uyku hâlinde iken bile etrafında söylenen ve yapılanları duyar ve bilirdi.
- Uzak ve gizli olarak söylenilenleri de duyması.
Kaynakça:
Diyanet, Kuranı kerim, Meryem suresi
İslam ve İhsan, Hz. İsa’nın Hayatı
İslam Ansiklopedisi, Ömer Faruk Harman, İsa
Allah razı olsun 🌸