EBU DAHDAH
İçindekiler
- Peygamber Efendimize (sav) altı yüz hurma ağacı bulunan bahçesini infak eden yiğit.
- İslami konuları öğrenme konusunda gayret gösteren cesur sahabi.
- Ensar‘ın hatibi olarak tanınan sahabi.
Ebu Dahdah‘ın Hayatı
Ebu Dahdah, ensar‘ın hatibi olarak tanınır. Kudaa kabilesinin Beli koluna mensuptur. Asıl adı Sabit İbni Ed Dahdaha’dır. Künyesi Ebu Dahdah’dır. Bakara Suresinin 245 . ayeti inince Peygamber Efendimize gelip altı yüz hurma ağacı bulunan bahçesini borç olarak Allah’a vermiştir. Hayatı hakkında pek bilgi bulunmamaktadır.
Ebu Dahdah Kimdir?
Ensar’ın hatibi olarak tanınan Ebu Dahdah Kudaa kabilesinin Beli koluna mensuptur. Amr bin Avf ‘ın himayesinde yaşardı. Asıl adı Sabit İbni Ed Dahdaha dır. Künyesi ise “Ebu Dahdah” dır. İsminin Ebü’d-Dahdâha b. Dahdâha olduğu da söylenir. Ebu Dahdaha hakkında pek bilgi bulunmamaktadır.
İlim Aşkıyla Dolu Gönle Sahip Yiğit: Ebu Dahdah
Gönlü ilim aşkı ile dolu olan Ebu Dâhdah İslami konuları öğrenmek için çaba gösterir ve soru sormadan hiçbir zaman çekinmezdi. Kaynaklarda şöyle geçmektedir: Abdullah ibni Mes’ud radıyallahu anh anlatıyor: “Verdiğinin kat kat fazlasını kendisine ödemesi için Allah ’a güzel bir borç isteyene faizsiz ödünç verecek yok mu? Darlık veren de bolluk veren de Allah’tır. Sonunda sadece O’na döndürüleceksiniz.” (Bakara: 245) Karz-ı hasen (Allah’a güzel borç verme) hakkındaki bu ayet-i kerime nazil olduğunda Ebu Dahdâh Resulullah’a (sav) gelerek
- Ebu Dâhdah: “Yâ Resûlullah! Allah bizden borç mu istiyor?”
- Efendimiz de (sav): “Evet, ey Ebu’d-Dahdâh, Allah borç istiyor!”
- Ebu Dâhdah: “Yâ Resûlullah! Ben, içinde 600 hurma ağacı bulunan bağımı Allah’a borç (karz-ı hasen) olarak veriyorum!” dedi.
Sonra da yürüyerek bağına geldi ve hanımına seslendi.
- Ebu Dâhdah: “Ey Ümmü Dahdah! Bahçeyi boşaltın! Çünkü ben bu bağı Allah’a borç verdim…”dedi.
- Hanımı: “ Ey Ebu-Dahdah! Çok kârlı bir alışveriş yapmışsın! Allah alışverişini mübârek kılsın” dedi. Hemen bahçeden çıkarak orayı Allah Resul’üne (sav) teslim ettiler. Ebu Dahdah‘ın (r.a) bu hareketinden Efendimiz (sav) çok memnun oldu ve şu müjdeyi verdi: “Cennette Ebu Dahdah için hazırlanmış, dalları sarkan nice iri hurma ağaçları var!” buyurdu. (İsabe, VII, 100-102 ; Müslim, Cenâiz, 89; Ahmed, III, 146)
Ebu Dâhdah ‘ın ikinci suali hanımların özel halleri ile ilgiliydi. Resûlullah ‘a gelip: “Ya Resûlullah! Hayızlı kadınlara karşı nasıl davranalım? Onlara yaklaşalım mı, yaklaşmayalım mı?” diye sordu.
Bunun üzerine şu ayet indi: “Sana kadınların ay halinden sorarlar. De ki: O, bir rahatsızlıktır. Bu sebeple ay halinde olan kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın…” (Bakara: 222) buyruldu.
Ebu Dahdah‘ın Vefatı
Hatipliği ve cesareti ile meşhur sahabe Ebu Dâhdah‘ın Uhud Savaşında sahabelere sesleniş hatırası şöyledir; Uhud Savaşı’nın olduğu gün Peygamber Efendimizin (sav) şehit edildiği haberi yayılınca sahabeler dağılmaya başlamıştı. O esnada Dahdah şu sözlerle sahabeleri cesaretlendirmişti : “Ey Ensar topluluğu! Eğer Muhammed öldürüldüyse, şüphesiz Allah diridir, ölmez. Dininiz uğrunda çarpışın, dininizi savunun!”.
Bunu duyan sahabeler hemen toplanıp hep beraber düşmana saldırıya geçmişlerdi. Tam o sırada Halid bin Velid kılıcı ile Ebu Dahdah ‘ı şehit etmiştir