Soru: İslama Göre Giyinmenin Ölçüsü Nasıl Olmalıdır?
İçindekiler

İSLAMA GÖRE GİYİNMENİN ÖLÇÜSÜ NASIL OLMALIDIR?
İslama göre giyinmenin ölçüsü nasıl olmalıdır? bu konudaki ayet ve hadisler şunlardır;
Kur’an-ı Kerim’de Giyim Ölçüsü
Kur’ân’da kadınların ev dışına çıkarken üzerlerine örtü (cilbâb) almaları, erkek ve kadınların gözlerini haramdan sakındırmaları, iffetlerini korumaları, kadınların zinet yerlerini göstermemeleri, başörtülerini yakalarının üzerine kavuşturmaları ve bağlamaları istenmiştir. (Ahzâb, 59; Nûr, 30-31, 60)
Kadınlar; el, yüz ve ayakları hariç bütün vücutlarını, erkekler de diz kapağı ile göbek arasını örtmelidir. Avret yerlerini gösterecek kadar ince, vücut hatlarını belli edecek kadar dar elbise giyilmemelidir. Bunun dışında, her erkek ve kadın, avret yerlerini örtmek kaydıyla şahsî ve mahallî zevkine, kültürüne, şart ve imkânlarına göre giyinebilir.
İffetli Müslümanlar kılık kıyafetlerine çok dikkat ederler. Kıyafetin gösteriş ve övünmek için değil, vücûdun mahrem yerlerini yabancılardan gizlemek ve zarif görünmek için giyildiğini bilirler. Cenâb-ı Hak şöyle buyurur: “Ey Âdemoğulları! Size avret yerlerinizi örtecek giysi ve süslenecek elbise bahşettik. Takvâ elbisesi ise daha hayırlıdır.” (A‘râf, 26)
“Ey Peygamber! Zevcelerine, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına söyle; (bir ihtiyaç için dışarı çıktıklarında) dış kıyâfetlerini üzerlerine alsınlar! Bu, onların (iffetli kadınlar olarak) tanınmalarını ve rahatsız edilmemelerini temin eder. Şüphesiz Allah, çok bağışlayıcıdır, rahmet edicidir.” (Ahzâb, 59)
Hadiste Giyim Kuşamın Ölçüsü
Rasûlullah (s.a.v), Hz. Âişe’nin kardeşi Esmâ’nın ince bir elbise giydiğini görünce başını çevirmiş ve: “Ey Esmâ! Bülûğa erdikten sonra kadınların, -yüzüne ve eline işâret ederek- şu ve şundan başka bir yerinin görülmesi doğru olmaz” buyurmuştur. (Ebû Dâvûd, Libâs, 31/4104)
Yine birgün Âişe vâlidemiz kızkardeşi Esmâ ile birlikte oturuyorlardı. Peygamberimiz içeri girdi. Esmâ’nın üzerinde geniş kollu Şâmî bir elbise mevcuttu. Efendimiz Esmâ’yı görür görmez derhal dışarı çıktı. Hz. Âişe, kardeşine: “Uzaklaş, Rasûlullah sende hoşlanmadığı bir şey gördü” dedi.
Esmâ (r.a.) çıkınca Allah Rasûlü (s.a.v) içeri girdi. Âişe vâlidemiz bu davranışının sebebini sorduğunda:. “Görmüyor musun durumu? Müslüman bir kadının ancak şu kadarı görünebilir” buyurdu ve elleriyle kendi yenlerini tutup parmaklarına kadar örttü, sonra da elleriyle şakaklarını örterek sadece yüzünü açık bıraktı. (Heysemî, V, 137)
Müslüman Hanımın Dış Tesettürü
İslama göre giyinmenin kadın için, kılık kıyafet husûsunda umûmî yerlerde çok daha dikkatli olmak gerekir. Bilhassa umûma açık hamamlarda, havuzlarda ve sahillerde bu durum daha çok ehemmiyet kazanır. Hz. Âişe’nin yanına Şamlı kadınlardan bir grup gelmişti. Âişe (r.a.): “Sizler herhâlde, hanımları hamamlara giren (orada tesettüre dikkat etmeyen) bölgedensiniz!” dedi. Kadınlar; “Evet!” diye cevap verdiler. Hz. Âişe: “Ama ben, Allah Rasûlü’nün; «Elbisesini evinin hâricinde bir yerde çıkaran her kadın, mutlakâ Allah ile kendi arasındaki perdeyi yırtmış olur» buyurduğunu işittim” dedi. (Ebû Dâvûd, Hammâm, 1/4010; Tirmizî, Edeb, 43/2804)
Müslüman Erkeğin Dış Tesettürü
İslama göre giyinmenin Erkek için avret yeri, Hanefî, Malikî, Şafiî ve Hanbelîlerin oluşturduğu cumhuru fukahaya göre göbekle diz kapağı arasıdır. Hanefîler diz kapağını da avret mahalline dahil etmişlerdir. Hz. Peygamber bir hadisinde, “Müslüman erkeğin uyluğu avrettir.” Buyurmuştur (Ahmed, III/478).