HAZRETİ BİLAL

  • Peygamber Efendimizin (sav) müezzini.
  • Açıktan müslüman olduğunu söylemiştir.
  • İlk yedi kahraman sahabeden biri.
  • Müslüman olduğu için çeşitli işkencelere maruz kalan sahabe.
  • Unutulmayan yiğit.

Hz. Bilal’in (r.a) Hayatı

Hz. Bilal (r.a) Habeş asıllıdır. Arabistan’ın batı tarafında yer alan Serât’ta doğmuştur. Mekke de bulunan Cumah kabilesindendir. Hicretten 40 sene önce dünyaya gelmiştir. Babası Rebah annesi Hamame idi. Bilal-i Habeşi (r.a) Hz. Ebubekir (r.a) vesilesi ile İslamiyeti kabul etmiş ve Müslüman olmuştur. Müslüman olan Hz. Bilal (r.a) birçok işkenceye maruz kalmıştır. Sahibi Ümeyye b Halef (r.a) kendisinin haberi olmadan müslüman olan Hz. Bilâl’e (r.a) birçok işkence yapmıştır. Hz. Bilal (r.a) kendisine yapılan işkencelere sabretmiştir, dininden hiçbir zaman dönmemiştir. Hz. Ebubekir (r.a) Hz. Bilal’i (r.a) bu esaretten kurtarmış onu satın alıp azat etmiştir. Özgür olan Bilal-i Habeşi (r.a) İslamiyet’in ilk müezzini olma şerefine ermiştir. Peygamber Efendimize (sav) büyük bir sevgi ile bağlı olan Bilal-i Habeşi (r.a) Efendimizin (sav) vefatından sonra çok üzülmüş ve ezan okuyamaz olmuştu. Hz. Ebubekir (r.a) döneminde Şam’a gitmek istemiş, izin almamıştı. Hz. Ömer (r.a)  döneminde Şam’a gitmiştir. Şam ‘da 641 senesinde vefat etmiştir. Kabri Şam Babüssağirdedir.

Hz. Bilal’in (r.a) Doğumu

Hz. Bilal (r.a) Habeş asıllı bir köledir. Mekke deki Cumah kabilesindendir ve Arabistan’ın batı tarafında yer alan Serât’ta doğmuştur. Hz. Bilal (r.a) dünyaya geldiğinde Hicretten tam kırk sene öncesi idi. Babası Rebah annesi Hamame idi. Annesi müslüman olduğu için birçok işkenceye maruz kalmıştır. Hz. Bilal (r.a) Hz. Ebubekir (r.a) Efendimizin vesilesi ile islamiyete girmiştir. 

Müslüman Olduğu için Çeşitli İşkencelere Maruz Kalan Sahabe: Hz. Bilal (r.a)

Peygamber Efendimizin (sav) müezzini diye nam salmıştır Hz. Bilal (r.a). Kendisi müslüman olduğunu açıkça söyleyen ilk yedi kahraman sahabeden biri olmuştur. Mekke de köleydi. İslamiyeti seçip müslüman olduğu için çok fazla işkenceye uğramıştır. Kendisine her ne kadar zulüm edildiyse de hiçbir zaman İslamiyeti bırakmamış meydan okurcasına tam bir kahraman edasıyla kendisine yapılan işkencelere sabretmiştir. Hiçbir şeyden korkmaz her türlü işkence ile alay ederdi adeta. Bu özellikleri vesilesi ile unutulmayan yiğitler arasına girmiştir.

Bilal-i Habeşi ’nin (r.a) Müslüman Oluşu

Bilal-i Habeşi (r.a) şirk toplumuna karşı azmetmiş, kendisine yapılan işkencelere sabretmiştir. Direnciyle, kuvvetli iradesi ile hem ön planda olmuş hem de bu özellikleri ile örnek alınan kişi olmuştur. İşkencelere maruz kaldığında her defasında ağzında tek cümle dolaşırdı: Ehad, Ehad. Hz. Ebubekir (r.a) vesilesi ile İslamiyeti seçen Hz. Bilal’in (r.a) Müslüman olması şu şekilde gerçekleşmiştir: “Hz. Bilal (r.a) hem mert hem dürüst idi. Kendisi Ümeyye b. Halef’in kölesi idi. Ümeyye b. Halef kölesi olan Hz. Bilâl’i (r.a) sürekli ticaret kervanıyla tek başına gönderirdi. Bir gün ticaret için gittiği seferde Hz. Ebubekir (r.a) ile beraberdi. Hz. Ebubekir (r.a) bir rüya görmüştü. Hz. Bilal de (r.a) Hz. Ebubekir’in (r.a) gördüğü bu rüyanın tabirini rahipten kendisiyle birlikte dinlemiştir. Rüya’nın tabirine göre Ahir zaman Peygamberi Mekke’de çıkacak. Hz. Bilal gelecek olan Ahir zaman Peygamberini dört gözle bekledi.

Hz. Bilal’in (r.a) sesi çok güzeldi. Düğünlerde sürekli aranan kişiydi kendisi. Sahibi Ümeyye b. Halef kendisini yanından hiç ayırmaz nereye gitse yanında götürürdü. Zaman geçmiş yeni din olan islamiyet gelmişti. Bilal-i Habeşi yine günlerin birinde seferden kervanla dönmüştü. Hz. Ebubekir’in (r.a) gördüğü rüyayı hatırlıyor ve yeni gelen Peygamberi düşünür dururdu. Bir gün gece olmuştu ve o esnada Hz. Ebubekir (r.a) içeriye girdi. Ahir zaman Peygamberinin Hz. Abdullah’ın oğlu Hz. Muhammed (sav) olduğunu kendisinin de islamı kabul ettiğini söyledi ve Hz. Bilal’i (r.a) de islama davet etti. Bilal-i Habeşi (r.a) Hz. Ebûbekir’ e (r.a) Peygamber Efendimizin (sav) neye davet ettiğini sordu. Hz. Ebubekir (r.a) ise: “O, her şeyin yaratıcısı Allah’a ibadet etmeye davet ediyor. Onun davet ettiği dinde üstünlük ancak iman ve kulluk iledir” diye cevap verdi. Bu cevabı alan Bilal-i Habeşi (r.a) Hz. Ebubekir’ e (r.a) bu dine nasıl gireceğini sordu. Hz. Ebubekir (r.a) dine nasıl girileceğini anlattı. Hz. Bilal (r.a) de hemen kelime-i şehadet getirerek Müslüman oldu.

Yiğit Kahraman Bilal-i Habeşi

Müslüman olan Bilal-i Habeşi (r.a) yeniden doğmuş gibiydi. Bundan sonraki yaşamı çok başka olmuştu. Hiç kimseden korkmaz, çevremde kimse yok diye üzülmez, kim beni koruyacak diye endişeye kapılmaz olmuştu. Açık bir şekilde islamiyeti kabul edip Müslüman olduğunu söylemişti. Sahibi Ümeyye b. Halef Hz. Bilal’in (r.a) Müslüman olduğunu duyunca dehşete kapılmış, ne yapacağını şaşırır hale gelmişti. Ümeyye Hz. Bilal’in (r.a) kendisine danışmadan din değiştirmesini kabullenememiş, öfkeye kapılmıştı. Hz. Bilal’in (r.a) din değiştirmesini bir türlü hazmedememişti. Taş kalpli Ümeyye tek bir şey yapabileceğini ve bunun da sadece işkence olduğunu düşünüyordu. Bilal-i Habeşi (r.a) dininden dönsün diye her türlü ağır işkenceleri yaptı. Ümeyye var gücüyle Hz. Bilâl’i dövüyor, öğle vakti olunca kızgın kumlara yatırıp üzerine ağır taşlar koyuyordu. Dininden dönsün diye uğraşıyor ama ne yapıyorsa Bilal-i Habeşi (r.a) yine de dininden dönmüyordu. Hangi işkenceye maruz kaldıysa dilinden düşmeyen tek kelime vardı o da : “Ehad, Ehad (Bir, bir)” idi. Ümeyye putların adını söyletmek için uğraşıyordu. Ancak Bilal-i Habeşi(r.a) onlarla dalga geçercesine: “Benim dilim onları söyleyemiyor” diyordu. Günler geçiyor zulümler ve işkenceler artıyordu. Gece gündüz demeden işkence ediyorlar, Hz. Bilal’in (r.a) boynuna ip bağlayıp çocukların ellerine veriyorlar, sokak sokak o iple Hz. Bilal’i (r.a) dolaştırıyorlardı. Yaptıkları her işkence neticesiz kalıyor Hz. Bilal (r.a) dininden dönmüyordu. Peygamber Efendimiz de (sav) Hz. Bilal’in bu durumuna çok üzülüyordu. Sadık dostu Hz. Ebubekir’e (r.a) Bilal-i Habeşi nin (r.a) durumuna üzüldüğünü söyledi. Hz. Ebubekir (r.a) Peygamber Efendimizi (sav) dinledikten sonra bulunduğu yerden hızlıca doğrularak Hz. Bilal’in (r.a) işkenceye uğradığı yere gitti. Hz. Bilal’e (r.a) yapılan bu zulmü kendi gözleri ile görünce çok üzüldü. Ne yapıp edip kardeşi Bilal’i (r.a) bu zulümden kurtarmalıydı. Bütün servetini vermeye razıydı. Hz. Ebubekir (r.a) Ümeyye ‘nin yanına gidip: “Değerinden fazlasını al onu serbest bırak…” dedi. Parayı duyan Ümeyye rahatlayarak teklifi kabul etti: “Al götür” dedi. Hz. Ebubekir (r.a) Hz. Bilal’in koluna girdi onu yerden kaldırdı. Ümeyye kendince alay ederek: “Eğer onu sadece bir tek okiyyeye (12 dirhem) satın almaya razı olsaydın yine de sana satardım” dedi. Bunun üzerine Hz. Ebubekir (r.a): “Vallahi Sen onu, yüz okiyye karşılığında satmaya razı olsaydın, o parayı yine de öderdim.” dedi. Hz. Bilal’in(r.a)kolundan tutup Efendimizin (sav) huzuruna getiren Hz. Ebubekir (r.a): “Ya Resulallah! Bilal’i bugün Allah rızası için azat ettim.” dedi. Peygamber Efendimiz (sav) Hz. Ebubekir’ in (r.a) yaptığı bu davranıştan çok memnun kalmış ve Hz. Ebubekir’ e (r.a) dua etmiştir.

 Yüce Rabbimiz (c.c) de Hz. Ebubekir’in (r.a) yaptığı bu davranıştan razı olmuş ve Cebrail vasıtasıyla şu ayetleri indirmiştir: “Malını Allah yolunda verip arınan takva ehli ise ondan (ateşten) uzak tutulur.” (Leyl/ 17-18)

Bilal (r.a) artık özgürdü. Ömrü boyunca Peygamber Efendimizden (sav) ayrılmamış. Efendimizin (sav) abdest suyunu taşır, kişisel ihtiyaçlarını karşılardı. Efendimizin (sav) evine bir şey lazım olsa kendisi bunu karışlardı. Savaş zamanları gündüz Efendimizin (sav) gölgelenmesini sağlar, gece nöbet tutardı. Efendimizin (sav) aynı zamanda müezzinliğini de yapmıştır.

İslam ‘da Okunan İlk Ezan

Bilal-i Habeşi (r.a) İslam’ın ilk müezzini olmuştur. Hicretin ilk senesinde ilk ezanı Peygamber Efendimizin (sav) emri ile okumuştur. Sesi hem tatlı hem gürdü. Ne zaman ezan okumaya başlasa yoldan geçen Yahudi dahi durup kendisini dinlerdi. Herkes kendisini büyük bir hayranlık ile dinlerdi.

Namaz Uykudan Hayırlıdır

Bir gün sabah namazı vaktinde Bilal-i Habeşi (r.a) ezan okumuş ancak Efendimizin (sav) uyanmadığını görünce tekrar çıkıp “es-Salatu hayrün minen-nevm” (namaz uykudan hayırlıdır) demişti. Efendimiz (sav) o esnada uyanmış ve bu durumdan gayet memnun olmuş Hz. Bilal’e (r.a) bunu her sabah namazı vaktinde söylemesini istemiştir.

Bilal-i Habeşi ’nin Katıldığı Savaşlar

Bilal-i Habeşi (r.a) savaştan geri kalmazdı. Başta Bedir Savaşı olmak üzere bütün savaşlara katılmıştır. Kendisine işkence yapan Ümeyye İbni Halefin Bedir Savaşı’nda öldürülmesini sağlamıştır. Mekke Fethi’ nin olduğu gün Peygamber Efendimiz (sav) ile beraber Kabe’nin içine girmiştir. Aynı zamanda Mekke Fethi’ nin olduğu gün Efendimizin (sav) emriyle Kabe’nin üzerine çıkıp ezan okumuştur.

Hz. Bilal ’in Okuduğu En Hüzünlü Ezan

Peygamber Efendimiz (sav) vefat edince Bilal-i Habeşi (r.a) üzüntüsünden ne ezan okuyabilmiş ne de Medine’de dolaşır olmuştu. Efendimize (sav) duyduğu sevgiden her gün ağlar dururdu. Efendimizin (sav) vefatına dayanamayıp Medine’de kalmaya tahammül edemedi. Cihat etmek niyeti ile Şam’a gitmek istemiş ancak izin almamıştı. Hz. Ebubekir (r.a) döneminde izin alamayan Bilal-i Habeşi (r.a) Hz. Ömer (r.a) döneminde nihayet izin alabilmiş ve Şam’a gitmişti. Orada İslam ordusuna katılıp savaşa başladı.

Hz. Bilal’in (r.a) Vefatı

Bir gün rüyasında Peygamber Efendimizi (sav) gördü. Efendimiz (sav): “Beni ziyaret etmeyecek misin?” dedi. Bunun üzerine Bilal-i Habeşi (r.a) Medine’ye gitti. Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin ısrar edince bir sabah ezanı okudu. Ezana başlayan Hz. Bilal’in (r.a) o tatlı sesini duyan halk oraya toplanmıştı. Ezanı okuyan Hz. Bilal (r.a): “Eşhedü enne Muhammenden Resûlullah” demeye başlar başlamaz gözlerinden yaşlar süzülmeye başlamıştı. Efendimiz (sav) ile olan tatlı hatıralar aklına gelmişti. Ara ara ağlıyor ara ara duruyordu. Böylelikle ezanı zor bitirmişti. O esnada tüm Medine halkı da ağlamaya başlamıştı. Bu ezan Hz. Bilal’in (r.a) okuduğu son ezan oldu. Şam’ da 641 senesinde vefat etti. Kabri Şam Babüssağirdedir.

YAZAR BİLGİSİ
İslami hakikatleri Allah rızası için insanlara ulaştırmaya çalışan bir kul.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.